14Haz

Ulusal Hububat Konseyi (UHK) Yönetim Kurulu Üyesi ve KTO Karatay Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bayram Sade, tarımdaki verimlik ve yüksek maliyete neden olan topraktaki organik madde eksikliğinin; “Organik Madde Seferberliği” ile çözüme kavuşturulabileceğini açıkladı.
Topraktaki canlılığın birçok bileşenin bulunmakla birlikte, ana bileşenin organik madde olduğunun altını çizen Sade, organik madde miktarının sınır değerin altında düştüğü toprakların canlılığının da o oranda azaldığını, yapısının ve unsurlar arasındaki dengenin bozulup ‘Ölü toprak’ olarak adlandırıldığını belirtti.
İdeal bir toprağın yüzde 5’inin organik madde olması gerektiğini belirten Rektör Sade; “Bu ideal yapıya Türkiye’nin içinde bulunduğu iklim kuşağında ulaşılması zor olduğundan hareketle, organik madde yeterliliği olarak yüzde 3 kabul edilmektedir. Ancak ülkemizin birçok tarım bölgesinin kurak iklim kuşağında olması, hasat artıklarının yok edilmesi, organik gübrelerin tarımsal üretim dışı kullanılması, yanlış toprak işleme gibi nedenlerle organik maddenin çoğunlukla yüzde 2’nin altında, hatta yüzde 1’in olması sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. Ülkemiz tarım topraklarının önemli bir düzeyinde organik madde miktarı yetersiz düzeyde olup, bu durum önemli verimlilik sorunlarını beraberinde getirmektedir. Anızlar ve hasat artıkları değerli organik madde kaynaklarıdır. Bu değerli artıklar farklı gerekçelerle yakılıp, yok edilebilmektedir. Bu işlemle hem de birçok ek zararlara sebep olmaktadır. Bunların yanında sık işleme, devirme ve parçalama gibi toprak işleme yöntemleri aşırı havalanma sonucu topraktaki organik materyalin hızlı parçalanmasına ve organik maddenin hızla tükenmesine neden olmaktadır.” dedi.
Prof. Dr. Bayram Sade, verimliliğin ana unsuru olan organik madde ile ilgili yapılması gerekenleri de şu şekilde ifade etti:
“Böylesine tarımı etkileyen ve verimlilik sorunu oluşturan, yüksek maliyete neden olup, ekonomik üretimden uzaklaştıran bir konunun; kamu, belediyeler, özel sektör, sivil toplum örgütleri ve diğer tüm ilgili kurum ve kuruluşların dahil olacağı “Organik Madde Seferberliği” ile ele alınacak bir yaklaşımla çözüme kavuşturulabilir.
Tarım ve Orman Bakanlığınca uygulanan organik gübrelere ve mineral katkılı Organik gübrelere verilen destekler artırılarak devam ettirilmelidir.
Anız yakmanın zararları ile ilgili eğitim çalışmaları yürütülmesi, sap parçalayıcıların desteklenmesi ve hukuki müeyyidelerin tavizsiz uygulanması önemlidir. Hasat artıklarının mutlaka tarlada kalması sağlanmalıdır.
Kök kanallarının muhafazası, toprak yapısının korunması, organik madde parçalanmasının hızlandırılmaması için; doğrudan ekim, azaltılmış toprak işleme, dikey toprak işleme gibi aynı zamanda toprağı koruyucu yöntemlerin yaygınlaştırılması üzerine çalışılmalıdır. Toprağı deviren ve parçalayan ekipmanlar yerine bu tür ekipmanların daha güçlü desteklenerek kullanımları özendirilmelidir.
Farklı kök sistemi, yetiştirme istekleri ve konukçuları olan bitkilerin art arda ekilmesi şeklinde ifade edilen münavebe toprak organik maddesinin korunması ve verimlilik açısından önemlidir. Desteklerin münavebe şartına bağlanması uygulanması geliştirilerek devam ettirilmelidir.
Üreticilerin özellikle hayvan gübrelerini olgunlaştırmalarını sağlayacak sistemleri kurmalarını sağlayacak programlar uygulanmalı, olgunlaştırılmış gübrelerinin tarım topraklarına katkılarının çok daha büyük olacağı gerçeği benimsetilmelidir.
Organik gübre dağıtıcı ekipmanın daha çok üretici örgütleri aracılığı ile desteklenmesi ve kiralama yolu ile üreticilerin kullanımına sunulması ekonomik ve uygulanabilir bir program olarak kurgulanmalıdır.
Ana ürünlerin arasında kışlık ya da yazlık yeşil gübre bitkilerinin ekilmesi ve çiçeklenme döneminde toprağa karıştırılması özendirilmelidir.
Her üreticinin evsel ve çiftlik organik artıklarını olgunlaştıracakları kompost çukuruna sahip olması özendirilmeli, geri dönüşümün organik gübre olarak tarlaya olması yönünde programlar uygulanmalıdır.
Hayvancılığı yoğun yapan işletmelerin efektif biyogaz tesisine sahip olması ve enerji elde edildikten sonra kalan organik atığın tarım toprakları ile buluşturulması programları desteklenmelidir.
Şehir çevrelerinde yoğunlaşan tavukçuluk işletmelerinin gübreleri belediyeler organizasyonunda toplanmalı ve kurulan tesislerde olgunlaştırıldıktan sonra tarım toprakları ile buluşturulması yoluna gidilmelidir.
Sıfır atık projeleri her il ve ilçede yaygınlaştırılarak, atıkların kaynağında ayrıştırılması, kurulacak tesislerde organik atıkların olgunlaştırılması, zararlı unsurlardan arındırılması ve minerallerle de zenginleştirilerek organik gübre haline getirilmesi projeleri programlanmalı, bu projelerde belediyeler aktif görev almalıdırlar.”